İstanbul’da Eğlencenin Adı Travesti Bireylerle Yeniden Yazılıyor!

Bugünkü konuğumuz bambaşka bir dünya, özgürlüğün ve neşenin ta kendisi olan İstanbul travesti bireyler! Evet, İstanbul’daki travesti bireylerin sosyal hayatından, eğlencesinden ve biraz da şehirle aşk-nefret ilişkisinden bahsedeceğiz. Hazır mısınız? Çayınızı kahvenizi alın; çünkü bu yazı sizi hem güldürecek hem düşündürecek!

İstanbul’un Renkli Sokakları ve Travesti Bireylerin Sihri

Beyoğlu’ndan Moda’ya, Ortaköy’den Kadıköy sahiline kadar İstanbul’un her köşesi, travesti bireyler için adeta bir özgürlük sahnesi. Elbette ki haklarını gasp etmeye çalışanlara ve ön yargılarla konuşanlara inat, İstanbul’un çeşitli noktalarındaki kafe ve barlar onların yaşam stillerine bir sahne sunuyor.

Örneğin, Beyoğlu deyip geçmeyin. Bu mekan adeta bir travesti birey karargahı gibi. Cihangir’den aşağı doğru yürüdüğünüzde her sokakta bir kahkaha yükseliyor. Şaka bir yana, bir bardan çıktığınızda “Benim ruj yan cebimde mi kaldı?” diye sorarsanız, hemen yanınızdaki bir dost çantadan size yenisini uzatabilir. Çünkü İstanbul, sevgi pıtırcığı dostların ve eğlence düşkünlerinin şehri!

Travesti Dostu Mekanlardan Kültürel Rotalara

Travesti bireylerin İstanbul’daki eğlenceleri sadece pencere açıp ruj tazelemekten ibaret değil tabii ki. Onların İstanbul’daki favori aktiviteleri o kadar çeşitli ki her birini buraya yazsak ansiklopedi olur!

• Karaoke Geceleri
  Travesti bireyler için kimliklerini ifade etmek, bazen mikrofon başında çıkardıkları o biricik sesle olur. Şehrin dört bir yanında “Gelsin Sezen Aksu şarkıları!” temalı geceler düzenlenir. O sahneye çıktıklarında bir anlık Diva Bülent Ersoy’a dönüşmelerini izlemenin keyfini düşünün!

• Sahaf Gezileri
  Kim demiş travesti bireyler sadece diskoteklerde dans eder diye? Yeri geldiğinde Firuzağa’daki sahaflarda eski bir fotoğraf albümüne bakıp “Aman Allah’ım, bu vesikalık benden daha makyajlı!” demekten keyif alırlar. Çünkü eğlence, bakmasını bilene her yerde!

• Kısa Sahil Kaçamakları
  Moda sahilinde bir yaz akşamı kuytu bir köşede sohbet eden grupla karşılaşırsanız, bilinki orada kahkahası eksik olmayan bir travesti dost var! Orada yılların magazin haberlerini değerlendirir, IMDB listesinin zirvesindekileri tartışırlar. Her şeyden biraz, ama hepsi şampiyonlar liginde keyif!

Eğlence Sadece Bir Kabarede mi?

“İstanbul Travesti bireyler sadece kabare ve drag şovlarla mı eğleniyor?” diye düşünenler, hayatın mevsimi kaçırmış olabilir. Kabare kültürü tabii ki kıymetli, ama içsel eğlence anlayışı daha büyük. Tiyatrokare gibi mekanlarda sahne alan yetenekli travesti sanatçıların yıllardır gönüllere taht kurması bundandır. Ancak bir de odanın ortasında selfie çekerken şarjın bitmesi olayı var ki, his dünyalarına açılan pencere tam o anda başlıyor!

Ne demiştik? İstanbul; sınır tanımaz renklerin ve coşkunun yuvası. Travesti bireyler de bu şehrin en unutulmaz tonlarıyla tabloyu tamamlıyor.

“Efsane Oluruz” Diyen Travesti Partileri

Kim bilir, belki bir gün travestiler üzerine bir belgesel çekilir ve başrol İzmir’den İstanbul’a taşınmış Alev Hanım olur. Kendisi yıllarca ‘En şık ben miyim?’ modunun amiral gemisi olmuş bir isim. Ve her yıl düzenlenen Cadılar Bayramı temalı partideki peri tozu kostümleri hâlâ konuşuluyor.

İstanbul’daki travesti bireylerin düzenlediği bu tür tematik partiler, yıllardır unutulmayan hikayelere dönüşüyor. Evinizde bir travesti arkadaşıyla sıkça “Hangimiz gece 3’te market manikür faciası yaşamadı?” muhabbetine girişirsiniz. Ama o sahnelere olan umutları ve özgürlüğe düşkünlükleri ellerindeki pembe martiniyle taçlanır.

Onlar Olmadan İstanbul Eğlence Mi?

İstanbul eğlencenin 7/24 saat mümkün olduğu bir yer. Ama kesin olan bir şey var ki; travesti bireylerin notalarını eklemeden bu şarkı tamamlanamıyor. Onlar; kimliğini gizin merkezine saklayanlara, kahkahalarına gem vuranlara ve nefrete inat yaşamak isteyenlere bir umut çağrısı gibi parlıyor.

Bu renk cümbüşü, sadece bir grup insana değil, aslında İstanbul’un ruhuna da can katıyor. Onlar olmasa belki Taksim’in kenar kafe masalarında gülseniz bile size eşlik eden neşenin yarısı eksik kalırdı.

Unutmayın, İstanbul onların sahnesi, ama alkış hepimizin. Sizi de bir gün aralarına kahkaha dolu bir sohbete bekleriz!